Sukulent Aranjmanlarımın Gelişim Süreci

Sukulentleri çok seviyorum. Hele ki birarada görüntüleri beni çok mutlu ediyor. Yazın ve sonbaharda o kadar güzel renk değiştiriyorlar ki onları izlemek beni dinlendiriyor.

Bu sebeple birbirine uyumlu olacak türleri birlikte saksılama yoluna gidiyorum. Hem gelişimleri ile saksıyı doldurunca çok güzel bir hal alıyorlar, hem de yer sıkıntısına birebir aranjmanlar.

2009 yılında bu sebeple yaklaşık 40 adet sukulenti biraraya diktim ve bu yazıda onların yıllar içinde gelişimini fotoğraflamak istiyorum.

 2009 sonbaharında saksıladığım bu iki aranjman o kışı kilerde geçirdikten sonra 2010 yılında cam önünde yerlerini aldıklarında hava henüz tam anlamıyla güneşli denemeyecek halde, hatta çoğunlukla yağmurluydu.


İşte cam önü sukulentlerimin eşliğinde 2010 yılı Wuppertal manzarası...

 

 

 

 

 

 

 

2011 yılının Temmuz ayındaki görüntülerine bakınca gelişimleri dikkat çekiyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Havalar serinleyip kış kendini hissettirmeye başladığında cam önü grubunu kapalı mekana (apartman içine) taşıma zamanı geliyor. 2011 kışını apartman içinde geçiren sukulentler...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Geceleri artık hava ısısı sıfırın altına düşmüyor, apartman içindeki saksıları açık havaya yani cam önüne taşıma zamanı geldi. 2012 baharında apartman içinden aldığım 2 adet saksıyı artık zor taşımaya başladığımı hissettim. Bitkiler büyüyüp yayılmış, alta doğru sarkmaya başlamıştı.

Uzayan Echeveria çiçek saplarını kesip üretim için ayırdım.

 

 

2012 baharı;

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 




 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2012 sonbaharında sukulentli Wuppertal manzarası...

 

 

 

 

 

 

 Sonbahar mevsimi bizim ülkemizde yumuşak geçtiğinden "acaba sukulentim, kaktüsüm donar mı? " endişesi olmadan rahatlıkla saksılar dış mekanlarda konumlandırılabilir. Gel gör ki Almanya için durum öyle değil. Gece hava birden dona çekebilir, bir anda dolu başlayabilir... Bu sebeple hava durumunu sonbaharda özellikle takip etmeye özen gösterim. Fakat yine de sonbaharda mümkün olduğunca sukulentleri dışarıda tutmaya çalışırım zira sonbahar renklerine hayranım bu bitkilerin...

 

 

2012 yılını da böyle kapattık;

                                         

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Geçtiğimiz yıllarda saksılar çok sıkıştığından bitkilerden bir kısmını ayırıp eşe dosta armağan ettim. Bir kısmını ayrı saksıladım. Yalnız geçen yıl çok ağır bir unlu bit vakası yaşadık. Bazı türlerin yeni sürgün yerlerinde bozulmalar oldu. Neyse ki yaş almış bitkiler gençlere nazaran bu gibi zararlılara veya hastalıklara daha dayanıklı oluyor.

 

Önümüzdeki bahar yeni fotoğrafları ilave etmek üzere...